top of page
Tiroid nodüllerine toplumda çok sık rastlanır; 60 yaşına gelmiş her iki kişinin birinde tiroid nodülü saptanabilir. Tiroid nodüllerinin ortalama olarak %5 inin kanser, %95 inin ise iyi huylu olduğu düşünülmektedir. İyi ve kötü huylu nodüller ince iğne aspirasyon biyopsisi (İİAB) ile kolayca birbirinden ayırt edilebilirler. Kötü huylu (kanser) nodüllerde ideal tedavi cerrahidir. Ancak, iyi huylu nodüllerin çoğunda cerrahi gerekli değildir; bu nodüller radyofrekans, lazer ve mikrodalga gibi "yakma" yöntemleriyle başarıyla tedavi edilebilir.
Birçok hastada, nodüller çok sayıdadır ve ilaç tedavisine rağmen büyümeye devam ederler. Guatr adı verilen bu tiroid büyümesi, bazen göğüs boşluğuna uzanır ve soluk borusunu daraltarak nefes darlığına, yemek borusuna basarak yutma güçlüğüne ve ses tellerine basarak ses kısıklığına neden olabilir. Bu tür hastalarda da yakma tedavisi yapılabilir, ancak tiroid bezi çok büyük ve nodüller sayıca fazla olduğundan bu çok uygun değildir. Bu tür hastalarda, kasıktan anjio yöntemiyle girilip tiroid bezinin damarları tıkanabilir. Embolizasyon adı verilen ve lokal anestezi altında yapılan, hasta için son derece rahat olan bu yöntemde damarları tıkanan tiroid bezi küçülür ve yarattığı şikayetler ortadan kalkar. Embolizasyondan sonra tiroid dokusu küçülür ancak canlılığını devam ettirir. Bu nedenle genellikle hipotiroidi gelişmez, hastanın da ömür boyu ilaç alması gerekmez.
Tiroid nodülleri, guatr ve ameliyatsız tedavi yöntemleri hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız
Tiroid nodülleri
bottom of page